Büyük İnsanlar tıpkı Kutup yıldızları gibidirler. Her yolunu kaybeden ve zorda kalanlarda onlara bakarak yolunu ve izini bulabilirler. Hz. Mevlana, bütün gücünü İslamiyet’ten alır. Nitekim Kur’an-ı Kerim’in kölesi, Hz. Muhammed Mustafa’nın yolunun ise tozu olduğunu söylemekten onur ve kıvanç duyduğunu her defasında belirtmiştir.
Hz. Mevlana’da bu büyük insanlardan birisi olup malum olduğu üzere bugünkü Afganistan sınırları içinde kalan Belh’de doğmuş olup, oradan Anadolu’ya gelerek Konya’da vefat etmiştir. Türbesi Konya’da bulunan bu büyük insanı her yıl binlerce insan ziyaret edip, onun eserlerinden (Mesnevi, Divan-ı Kebir vs.) etkilenmektedirler. O insanlara ölümünden sonra bile hayat boyu gönül eğitimi vermeye devam etmektedir. Biz bu kısa yazımızda onun bırakmış olduğu eserleri doğrultusunda eğitime ilişkin görüşlerini kısa ve öz bir biçimde gözden geçireceğiz.
Bu konuda pek çok araştırma ve akademik çalışmalar yapılmıştır, biz konunun detayına girmeden Prof. Dr. Mustafa Ergün hocanın yazmış olduğu “Mevlana’nın Eğitim Görüşleri” isimi kitaptan faydalanıp, buradan aldığımız kısa kısa notlarımızı sizinle paylaşmak isteriz. Hz. Mevlana’nın eğitimle ilgili görüşlerini şu şekilde maddeleştirirsek;
Ona göre eğitim kâinatın bir parçası olan insanı Yaratan’ına yaklaştıran ve bu yaklaşımdan doğan bir faaliyettir. Çünkü insan İlahi ahlakla ahlaklanma kabiliyetine sahiptir.
3-Eğitimci olgunlaştırıcı olmalıdır.
4-Eğitimci yumuşak kalpli olmalıdır.
5- Eğitimci aydınlatıcı olmalıdır.
6- Eğitimci meslek sevgisine sahip olmalıdır.
7- Eğitimci mesleki bilgiye sahip olmalıdır.
8- Eğitimci rehber olmalıdır.
9- Eğitimci yüceltici olmalıdır.
I 0- Eğitimci sabırlı olmalıdır.
11- Eğitimci affedici olmalıdır.
Öğretmeni denize benzeten Mevlana, nasıl deniz sürekli olarak buharlaşır ve durmadan suyunu yenilerse, öğretmen de kendisini daima yenilemelidir.
Eğitimin asıl amaçlarından birisi, kişinin olgunlaştırılmasıdır. Hz. Mevlana eğitimi daha çok kişinin kendini geliştirmesiyle devam edeceğini ve bilgiyi sadece kendi kafasında depolayarak değil paylaşarak yani nesilden nesile aktarılarak daha da yeşereceğine işaret etmektedir.
O, insanlara alçak gönüllü, doğru olmalarını, iyilik yapmalarını öğütlemiştir. O, her türlü sevgisizliğe, kötülüğe, bağnazlığa karşı İslami ve insani ilkeleri şiir, musiki ve raks içinde birleştirip dile getirmiş, etkisini yüz yıllarca sürdürmüş büyük bir yaygın eğitimcidir. Onun ortaya koymuş olduğu bu ilkeler özünde İslamiyet’in evrensel boyutunun yansımadır. Ondaki İslamiyet’ten intikal eden insan sevgisi-eğitimi günümüzün moda deyimiyle Hümanizmin çok çok üstündedir.
Görüldüğü gibi Mevlana eğitimcinin birçok üstün özelliğe sahip olmasını istemektedir. Günümüz eğitim anlayışında da bu tür özellikler eğitimcilerde bulunması arzu edilen nitelikler olarak öne çıkmaktadır. Bu durum Mevlana'nın eğitime dair görüşlerinin evrensel (Beynelmilel) bir değer taşıdığının en bariz göstergesidir
Sonuç olarak Hz. Mevlana kendi zamanına göre eğitim hususuna ışık tuttuğu gibi, günümüze de ışık tutmaya devam etmektedir. Hz Mevlana’nın eğitim anlayışına baktığımız zaman “Hayat boyu eğitim” felsefesine uyduğunu görürüz. Çünkü o kaynağını tam anlamıyla Kur’an’dan ve sünnetten almış, bunu da sürekli vurgulamıştır. Hayatı boyunca yaşayarak, anlatarak insanlara örnek teşkil etmiştir.
Tarık TORUN